10 Kasım 2009 Salı

Ey Şair! Sözünü söyle ve öl!

“Hep taraf tutar pusulalar..”

“Istencin arsızca sıcak sıcak doğurduğunu düşünce acımasızca üşüterek öldürür..”

“Sanmaklar olmakların, olmaklar bilmeklerin birer adım gerisindeyken hangi gözü pek yazgı açıklayabilir efsunlu sayıklamalarını sağır bir çiçeğin?”

“Hiçlik” şüphe oklarını en duyarsız yerlerimize sinsice saplarken;”oluş” eteklerimize yapışır uçurum kenarında olmanın tedirgin, korkak elleriyle.”“Seks; Aşk’ın hafifmeşrep, uçarı kızı.. Sık sık evden kaçıp kötü yola düşen..”

“İnsan; sonsuzluğa cilve yapan sıfırla bir arası küsurat!..”

“Mevsimler geçicidir.. Mevsimlerin geçici olması kalıcı..”

“Bırak artık ölüme doğru koşan fahişe bedenin eteklerini!”

“Bu dünyada var olmak illa zıddını gerektiriyor.. Neyse ki bir köprü sadece.. Sonsuzca sürmeyecek.. Mutluluğun dengede kalmak için acılarla el ele tutuşmak zorunda olmadığı bir dünyaya uyanacağız belki de.. Kim bilir..”

“Çıkar ilişkilerinde her şeyin ortaya konduğu en az iki masa vardır; birbirini hiç görmeyen..”

“Yeterince isteyen ve bekleyen her istediğini elde eder. Ama yine de memnun olmaz! Çünkü bu esnada kendisi değişmiştir; artık o aynı kişi değildir”..

“Her şeyi bugüne yığmak hayatın dengelerini bozar; geçmiş kurcalanmalı, gelecek hayal edilmeli! Hep “günü yakala, anı yaşa” söylemleri.. Masalsı şeyler..”

“Zamanla insana bıkkınlık vermeyen bir nesnel güzellik yoktur..”

“Gönül; akla ve düşünceye yön veren ruhun taht kurduğu yer”

“Kafamızda canlandırdığımız her düşünce nesnel bir gerçekliğe ve inanılmaz bir güce sahiptir. Tanrı’nın insana bahşettiği kutlu üfürüğün hakikate yansıması”..

“Eyleme geçişte, şüpheli bir HAYIR demek, şüphesiz bir EVET diyememekten iyidir”..

“Üreten de, paylaşan da ;” üretilen”in, görünür kıldığı gizlerde buluşur...”

“Bazılarımız için yaşam hiç açmadığımız bir kapı; gözetleme deliğinden izleyip izleyip geri durduğumuz..”

“Nefes alıyor olmak yaşamak değil! Yaşamak bir 'ihtiyaç' değil..”

“Kapkaranlık gecenin içinde saklı gündüzünü aranmak..”

“Kokusu sinmiş üstümüze o yasak elmanın”..

“Unutuş bohçasına sarılı/çınlayan kuş sesleri ümidin..”

“Güçlü kanatları olanın merdiven kaygısı yoktur..”

“En yalnız insan üst dudağını alt dudağına değdiremeyen insandır!..”

“Konuş.. Ölüm’ün kulağına fısıldamadığın hiç bir sırrın kalmayacak nasıl olsa..”

“Kimsenin yüreği daha küçük değil. Sadece bazılarının gözü daha kara...”

“Dönüştürmeyen sevişmeler => Maddenin aşınması..”

“Önce renkler terk eder hayatı.. “

"‘O’ anladığın kadar; ‘sen’ gördüğün kadarsın.."

“Beden ruhu giyinir.. Ruh bedeni soyunur..”

“Olüm: Azrail’in canı istediğinde açtığı kapımız.. Anahtarı bizde olmayan..”

“’SEN’ken 1’din, biriciktin.. Şimdi ‘O’ oldun; yani şişman bir sıfır..”

“Doğarken ‘evet’ dedik ömür çiçeğimizi koparmaya.. Suçu ölümün üzerine attık..”

“Köstebeğe göz vermişler rızkından olmuş”..

“Şiir, şuurun balıdır.. Ya da şeker kılığına girmiş zehri hazımsızlığın..”

“En saklı duygu ve düşüncelerini kelimelere peşkeş çekendir şair..”

“En yüksek dağ, en derin uçurumla sevişir..”

“Meşrebi hafif olanın kaderi ağır olur..”

“Güneş her akşam terk edişin kitabını yazıyor.. Ay, çetelesini tutuyor terk edilişlerin..”

“Ererken der.. Dererken er.. Derken de er.. Der ki ; “Erken”.. Derim; “Der! erken erken..Vakit geçer gider sen dererken..”

“Yürek dediğimiz çamurdan bir kab.. Er geç pişmesi gerekecek.. Pişemezse sevginin ateşiyle; bulunur öte tarafta bir pişirecek..”

“Kendini bulmak, bilmek, gebe bırakmak, doğurmak ve büyütmektir insan olmak.. Sonsuzluğu yutmuş küçük zerreciğin çılgın devinimi hayatlarımız..”

“Yeni bir şey öğrenmek istemiyorum. Unuttuğumu hatırlasam yeter..”

“Ölüme güvenebilirsin; hic bir yere gitmez, hep orda.. Ona sırtını yasla, ve dön yüzünü hayata..”

“Hakiki SÖZ; o saklı kitabı okuyan meleklerce kulağımıza fısıldanan.. Hz İsa gibi tıpkı; doğuranı belli ama doğurtanı gizli olan..”

“Kaçış yok yanmaktan!” Yandıktan, tüm kabuklarından soyunduktan sonra geriye kalansın sen.. Küçük, büzüşmüş, kavruk bir şey.. Ya da ışığı emmiş depderin bir nur parçası..”

“Gerçek denen sivri iğne, değer değmez patlatıveriyor hassas düş balonlarını..”

“Ödlek canlar gevşek, kirli paçavralar gibi tutunurken hayata; koca, kızıl bir yangın özleyişimizi kim yadırgayabilir..”

"Karanlığın o bildik, yumuşak, sarsak ve sır dolu güvenliğini hangi ışık, hangi özgürlük sunabilir!? Tüm atomlarımızla sımsıkı bağlıyken oluşa hangi masaldan çalınıp dillerimize pelesenk edilmiştir bu gerçeküstü özgürlük söylemi!?"

“Gece kendini ağdı gündüze.. Kabul oldu yersellerin duası.. Güneşin ışığıyla örtündü kıskanç Ay..”

“Gül toplamasını öğretmeli mi ineklere de?.”

“Kanlı gözyaşların, sümüklü salyaların mı giderecek uçurumun dinmeyen susuzluğunu !?.”

“Ey İnsan! İçine bakmaya cesaret edemeyeceğin hiçlikleri yırtma!”

“Aşkı timsah dolu bir deniz, aklı sandal olanlar..
Aşkı küçük bir sandal, hayatı coşkun bir nehir kılanlar..”

“Yeşermek için artık çok geç değil mi kızıl güle?”

“Kanımızla yazmadığımız her sözcük sinsi bir kanser gibi çoğaltır en duyarsız düğümlerimizi..”

“Ah in-san! Sadece inanmak ve sanmak var kaderinde.. Bilmekse koca bir yalan..”

“Aynaya bakan bir ayna; ya sonsuzluğu seyreder ya da sonsuz bir boşluğu aynada..”

“Siyahın içindeki gizli renklere inanın.. Işığa değince sonsuz uykusundan uyanacak olan..”

“Tabiatta her şey yerli yerinde konuşur, insan hariç.. Öyleyse en gerçek uyanışlara gebe kalmalı susuşlarımız..”

“Çiçekler özlemeyecek kadar bencil midir ayrıkotlarını?.”

“İnsanoğlu; dört unsurun sonsuz kombinasyonu..”

“Silgi; kalemin fedakar hizmetçisi.. Kalem ne denli kendini bilmezse silgi o denli yorulur; yer bitirir kendini..”

“Yine sabah oldu; ışığın karanlık üzerindeki hükmü bir kez daha kanıtlandı..Biz yine aynı biz;uykunun ve gecenin alamadıkları bizimle kaldı..”

“Kalemimiz o asıl kalemin izlerini aranmıyor; bulduğu yerde ilahi izlerin üzerini çizerek görünür kılamıyorsa boşuna yazıyoruz..Boşuna!.”

“Kibir, korku, endişe, kuşku, kıskançlık vb. düşük duygu seviyelerinin/komplekslerin ham maddesi ZANdır..”

“inanmayın sahte ışık arayıcısına! En çok ışık ve güzellik rahatsız eder insanı. Korkar aydınlıktan; nereye kaçıracağını dahi şaşırır;hantal bedenini,ham bakışlarını..”

“Her insanda gizli bir kanat vardır; diğer yarısını bulup elele tutuştuğunda görünür kılan kendini..”

“Gece yoktur Güneş’e!..”

“Sakınmaz aşk kendini dört unsurun en belalısından..”

“Eğer yaşıyorsam söz dinliyorum demektir.. Bari sözün en yüksek yerden gelenini dinleyeyim..”

“Biz ölüyken işlenmemeli en azından katili olduğumuz cinayetler”.

“Ey insan! Evinin altı kapısına da iyi bak, girene ve çıkana dikkat et!..”

“Kendini götürmediğin her yolculuk anlamsız bir spordan öte bir şey değildir”

“Şiir yazmak, baş kaldırmaktır sessiz sedasız ölüşlere.. “

“Mezarlarımızı sırtımızda taşıyoruz; yıllar yılı, an be an..Ve ancak içine girmek için indiriyoruz, ölmeden önce, bıkkınlığımızdan..”

“Bana Aşk’tan bahsetme.. Aşk ol!..”

“Can veririz, canlandırdığımız her ateş için..”

“Kader tarla olmalı; Tarlanın sınırları belli.. Ama bu tarlayı nasıl işlediğimiz, neler ektiğimiz; ne denli itina gösterdiğimiz hep bize kalmış..”

“Eski kabuklarından soyunamayan yürek korkaktır; boğar ışığını kendi içinde.. Saat, sessiz bir cinayeti gösterir..”

“Kendinden kendine doğru yol almak mümkün ve kolaydır; Aşk’ın tuttuğu ışıkla aydınlanan yolda..”

“Cesareti olmayanın pek bir şeyi yoktur..”

“Suyu kırmak için önce iyice bir üşütmek gerek..”

“Şair; söz uçurtmasının kuyruğuna asılı ruh..”

“Güneş susarken sessiz çığlıklar atar hep karanlık..”

“Aklımızı çengeline asılı tutan o soru işaretleri.

“Her söz her kulağa, her aşk her yüreğe göre değil..”

“Ağıt yersele doğru inerken, sevinç türküsü göksel olana doğru ağar..”

“Aşk.. Biraz daha aşk..”

“Uyku ve unutuş.. aşkın sevmediği iki şey..”

“Gözlerini zamanında yummasını bilemeyenler; gözlerini asla açmak istemeyecekleri görseller yaratabilirler zamansız uyanıklıklarında..”

“Bekleyişin ölgün mangalında zamansız eriyişler..”

“Ah hayat, bir an dursan da bakabilsem yüzüne..”

“Surlar örer susamışın susuşu..”

“Sanal sanıları sanık sandık.. Katli vaciptir akılsız masumun..”


SERMİN ÇALIŞKAN (2009)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder